Türk Musevi Cemaati'nin geleneksel iftar yemeği, 31 Temmuz 2012 Salı günü Neve Şalom Kültür Merkezi'nde gerçekleşti.

Türk Musevi Cemaati Başkanı Sami Herman'ın iftar konuşması

Din adamı öğrencilerine sorar:"Günün ışıdığını, dünyamızın aydınlandığını nasıl anlarsınız?"Öğrencilerden biri parmağını kaldırıp cevap verir:"Bir fersah ötedeki ağacın altında otlayan iki koyundan hangisinin ak koyun, hangisinin kara koyun olduğunu ayırabiliyorsak gün ışımış, dünyamız aydınlanmış demektir." Din adamı bu cevaptan pek memnun görünmez, sorgulamaya devam eder:"Başka?.".Diğer bir öğrenci :"Bir fersah ötedeki ağacın altında otlayan iki hayvandan hangisinin oğlak, hangisinin teke olduğunu ayırabiliyorsak gün ışımış, dünyamız aydınlanmış demektir." Hoca bu yanıtla da yetinmez yine sorgular:"Başka?.." Bu türden yanıtlar sürüp gider, Hoca aldığı yanıtlardan pek memnun görünmez, umutsuzluğa düşmüşken bir öğrenci şöyle der: "Bir fersah ötedeki ağacın altında otlayan hayvanların başındaki çobanın kadın mı erkek mi olduğunu ayırımsayabiliyorsak gün ışımış, dünyamız aydınlanmış demektir." .Bu yanıt karşısında Hoca aradığı fırsatı yakalamış, yüzü aydınlanmıştır."Evlatlarım.." der: "Evlatlarım..Hep ayırmak ,ayırımsamak üzerine kuruyorsunuz düşüncelerinizi.. Oysa ki; gördüğümüz görebildiğimiz istisnasız herkesi sadece insan olarak görebiliyorsak,Bir fersah ötedeki ağacın altında otlayan hayvanların başındaki çobanın kadın mı erkek mi olduğun, beyaz mı zenci mi olduğunu, tanıdık mı yabancı mı olduğunu, varlıklı mı yoksulmu olduğunu ayırmamayı , a-yı-rım-sa-ma-ma-yı becerebiliyorsak eğer, işte o zaman gün ışımış, dünyamız aydınlanmış demektir. Dahası Yüce tanrının nuru işte o zaman bizi de dünyamızı da aydınlatıyor demektir.

Sayın Büyükşehir Belediye Başkanım,

Sayın Hahambaşim,Sayın Dini Liderler,

Saın İstanbul Cumhuriyet Başsavcım ,

Sayın Kaymakalamlarım,

Sayın İlçe Belediye Başkanlarım,

Sayın İlçe Emniyet Müdürlerim,

Sayın Başkonsoloslar, Diplomatik Misyon Sorumluları,

Sayın Onursal Başkanım ,

Sayın Sivil Toplum Kuruluşları Başkan ve yöneticileri

Üniversitelerimizim Değerli Rektör ve Mütevelli Heyeti Başkanları, Değerli Öğretim Üyeleri

Basımızın Değerli Temsilcileri

Değerli Konuklarımız, Sayın Hanımefendiler, Beyefendiler,

Dünyamızı aydınlatmak üzere dostluğa , kardeşliğe inanan, ayırımcılığın Hak nazarında da , insan gözünde ,etik olarak ta yalnış olduğuna inanlarla dolu dolu olan bu iftar sonrasındaki tüm dostları Türk Musevi Cemaati adına Saygı ile Sevgi ile Selamlıyor , Hoş Geldiniz diyorum.

Ramazan ayı ülkemizde bir yandan Müslüman inançlı kardeşlerimizin oruç ve ibadet yoğun bir dönemini ifade ederken; bir yandan da ülkemizde Ramazan, sanki sadece İslami inançlı kardeşlerimizin değil , hemen her inançtan, her katmandan insanının kimliğine şu veya bu ölçüde nüfuz etmiş bulunuyor.

Kuşkusuz bir tür Türk/Osmanlı geleneğinin bir devamı olarak verilen böylesi iftar sofraları da bu hissin gelişip yayılmasına önemli katkıda bulunuyor.İftar sofralarının sadece İslami inançlı kardeşlerimiz tarafından değil ,farklı inaçlar tarafından da verilmesi,bu sofralarda kalben biraya gelişimiz çeşitli ülkelerde insanların ayrımcılıktan ve sonuçlarından acı çekmeye devam ettiği bir dönemde , ülkemizden Dünyaya huzur dolu,anlamlı bir örnek oluşturmaktadır.

Semavi dinlerde oruç ve oruç ile insana hatırlatmak istenen değerlerin özde benzer olduğunu görüyoruz.

Oruc tutan kimse , dunya muhabettinden uzaklasmaya , kendini kotuluklerden uzak tutmaya calisir

Ramazan da dusmanliklar durur, insanlar arasindaki kavgalar durur, unutulur.Ramazanda oruç ile,kişinin kendini tasfiye ,tezkiye etmesi ,arınması ,maddeye verdigi onemden manevi degerlere, takva sahibi olması ise ,insanin ozune donüşünü ifade eder.

Nefsini, egosunu kontrol altina almasını hatırlatır..

Yasamda kalici olanin yapilan iyilik ,yardimlasma gibi erdemlerin olduğu bilincini tazeler.

Musevilikte, de Peygamberler kitabındaki satırlarda :

Rab şöyle der

'' Bilge kişi bilgeliğiyle,

Güçlü kişi,gücüyle,

Zengin kişi zenginliğiyle övünmesin.

Dünyada iyilik yapanın,

Adaleti,doğruluğu sağlayanın

Ben RAB olduğumu anlamakla

övünsün övünen.

Çünkü ben bunlardan hoşlanırım ''

Semavi dinlerde ,tüm öğretiler bireye yöneliktir.Merkez insandır.

Bu bakış açısında ,insan toplumun bir parçası değil, aksine toplumu inşa eden ana unsurdur.

Allah emirlerini insana vermiş,onu bireysel olarak sorumlu tutmuştur.Kişinin,ahlaklı,adalete ve merhamete uygun davranmasını istemiştir.Sen benim merhameti istyorsan .sen de hemcinslerine merhamet et , affetmeyi bil diye buyurmuştur.

Ünlü bir bilgeden ,Tevratın tümünü birkaç saniyede bir cümlede özetlemesi istenir.Bilge kişi , evladım der

Kendine yapılmasını istemediğini başkalarına yapma .Tevratın öğretisinin temeli budur , gerisi ise sadece bunun yorumudur .

Bu cevabın aslında herbirimizin öğretelerinde esasen mevcut olan temel felsefi yaklaşımın özünü yansıttığını sanıyorum.

Ekim 2011 de Van ilimiz ve çevresi depremle sarsıldı.

Çetin kış şartlarında yaşam savaşı verenlere başta Devletimiz ve Hükümetimiz olmak üzere , tüm Türkiye yardıma koştu.

Türk Musevi Cemaati olarak kalıcı bir ihtiyaca cevap verme adına bir ilköğretim okulu yaptırarak , 5 Haziran günü açılışını gerçekleştirdik.Bu iftarda anı olarak bir hediye dağıtmak yerine , herbiriniz adına ayırdığımız bağışı Van'daki Selahattin Ülkümen ilköğretim okulumuzun müdürüne takdim edeceğiz.

Vakıflar Kanunda son yıllarda yapılan değişikliklerle, farklı inaçlara ait dini veya sosyal vakıfların gayrımenkulleri ile ilgili sorunlar çözüm imkanına kavuşturulmuş oldu.

Çözüm iradesini ortaya koyan ve takipçisi olan başta Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan, Vakıflardan sorumlu Başbakan Yardımcımız Sayın Bülent Arınç,Devlet Bakanımız Sayın Egemen Bağış, bu akşam aramızda bulunan Vakıflar Genel Müdürü Sayın Adnan Ertem

ve emeği geçen tüm devlet ve hükümet yetkililerine kalbi takdir ve teşekkür duygularımızı sunmayı borç biliyoruz.

Cumhurbaşkanımız ,Sayın Abdullah Gül'ü de , bu konuda Zat-ı Alilerine , Vakıflar temsilcileri olarak şükranlarımızı ifade etmek üzere Cuma akşamüstü ziyaret ettik.

Vakıf yönetcilerinin memnuniyetini ve teşekkürlerini belirtmesinden sonra , Sayın Cumhurbaşkanımız,

"ülkemizde kimsenin kendisini garip hissetmesini istemem.Geçmişte bazı problemler olmuş olabilir. Türkiye hepimizin vatanı.

Bireysel inançlar ,ayrışmanın değil , birlikteliğin,büyüklüğün ve gücün unsurlardır

T:C vatandaşı olarak,memleketimize sevgi ve sadakatımız aynıdır.

Ülkemizin ve vatandaşlarımızın refahı, ekomik koşullarının yükselmesi için hepimizin hakları olduğu gibi görevleri ve sorumlulukları da mevcuttur.

Türkiyenin son yıllarda özgüveni artmıştır.

Ekonomisi güçlü olan , siyasi iradesi güçlü olan bir yönetim sorunlara daha cesaretle ve çözüm kararlılığı ile yaklaşabiliyor.

O zaman çözüm için adım atabiliyor. Ben hak olanı,doğru olanı yapayım.Başkaları beni örnek alsın diyebiliyorsun.Bunu söylemek tabii ki kolay değil. Bunu ancak güçlü devletler, büyük devletler söyleyebilir.Hak ve hukukun gereğini yapmak memlektimizi güçlendirir.Bu gelişen ,güzelleşen Türkiye'dir. ‘'

cümleleri bizleri mutlu etti.

Bu açıklamarından sonra , Sayın Cumhurbaşkanımıza ikinci bir kez bu kez güçlü ve medeni bir ülkenin vatandaşı , Türk vatandaşı olarak teşekkür ettim.

Vakıflar konusunda bu noktaya gelinmesınebüyük katkıda bulanan ve Vakıflar Genel Müdürü Sayın Adnan Ertem e de teşekkürlerimizi arz ederiz.Yine , farklı inançların vafıflarının Vakıflar Genel Kuruundaki temsilcilik görevini özverili bir çalıuşma ile sürdürerek bu düzenlemelerin yapılmasında önemli katkıları olan Sayın Laki Vingasa da teşekkür ve takdirlerimizi sunuyoruz.

Bu akşamki iftar soframızda İstanbul Valimiz Sayın Hüseyin Avni Mutlu , bizzat bulunması gereken bir başka vesilesinden ötürü aramızda bulunmamasının ksikliğini hissediyoruz. İnşallah önümüzdek, sene yine Sayın Valimizle hep birlikte olmayı temenni ederiz.

Dilerim ki; bu akşamki buluşmamız Ramazan ayının maksadına uygun olarak hepimiz için, ulusumuz ve ülkemiz için, dünyamız ve insanlık için hayır ve bereket kaynağı, muhabbet ve sevgi menbaı olsun.

Ramazan Bayramınızı şimdiden en içten duygularımla kutlar, Saygı ve Sevgilerimin kabulünü istihram ederim.