Pazar günüyle başlayan haftanın 7. günü olan Cumartesi, mutlak bir iş görmezlik günü olarak saptanmış ve bu güne "Şabat" adı verilmiştir. Şabat, kutsal addedilen bir gün olarak bireyin her türlü mesleki işine ara verip kendini ibadet ve Tora (Tevrat) öğrenimi yoluyla Tanrı'ya özgüleştirmesi yanında, ruhsal tarafını güçlendirmesinin beklendiği bir gündür.
Şabat günü fiziki güç harcanacak herhangi bir iş yapılması dinen yasaklanmıştır. Bugün; bir tatil günü olmanın ötesinde, manevi anlamda güçlenmeye ve bireyin sıradan bir canlı olmaktan ziyade, ruhunda Tanrısal nitelik parçacıkları taşıyan bir varlık olduğunu hatırlamaya olanak tanıyan ve bunun gereğini yerine getirmeyi esinleyen bir zaman birimi olarak algılanmalıdır.
Şabat koşulları cuma günü, gün batımıyla başlayıp, cumartesi günü gün batımı sonrasına kadar devam eder.
Şabat'la ilgili kurallar ve yasakların temelinde bütün işlerin durdurulması vardır. Ev halkı Şabat'ı karşılamak üzere temiz ve şık giyinmiş olarak hazırlanır, Şabat sofrası erkenden kurulur, evde önemli bir misafir gelecekmişçesine beklemeye girilir. Bütün hazırlıklar Şabat mumlarının evin hanımı tarafından yakılmasıyla son bulur.
Türk Yahudilerinde günümüze dek devam eden gelenekler ışığında Şabat hazırlıkları perşembe gününden başlar, Şabat sofrası için alış-veriş yapılır ve yemekler hazırlanır. Bütün hafta görüşme fırsatı olmayan aile bireyleri Şabat yemeği için bir araya gelirler ve aile bağları bu şekilde kuvvetlendirilmiş olur. Aile gençlerine de aktarılan bu gelenek günümüzde de devam etmektedir.